Kredi Kartı Üyelik Aidatı
21 Temmuz 2008 Pazartesi Resmî Gazete Sayı : 26943
Yargıtay 13. Hukuk Dairesinden:
Esas No : 2008/4345
Karar No : 2008/6088
Mahkemesi : Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi
Sıfatıyla)
Tarihi : 26/9/2007
Numarası : 2007/182-2007/257
Davacı : ............... Bank. A.Ş. vekili avukat ..............
Davalı : H............. A..........
Taraflar arasındaki satıcının Hakem Kurulu kararına itirazı davasının
yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın
kabulüne yönelik olarak verilen hükmün Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca
Kanun yararına bozulması istenilmekle dosya incelendi gereği konuşulup
düşünüldü.
KARAR
Davacı banka, kredi kartı kullanıcısı olan davalının Tüketici Sorunları
Hakem Heyetine başvurusu üzerine, bankaca kredi kartı sözleşmesine göre
hesabından kesilen yıllık 30 YTL üyelik ücretinin iadesine karar
verildiğini, halbuki, bu ücretin alınacağının sözleşme ile
kararlaştırıldığı gibi, ücretin verilen ticari hizmetin karşılığı olup,
yasaya aykırı olmadığını ileri sürerek, Zonguldak Tüketici Sorunları Hakem
Heyeti Başkanlığı' nın 14.5.2007 tarih ve 2007/158 sayılı kararının
iptalini istemiştir.
Davalı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, taraflar arasında düzenlenen kredi kartı üyelik sözleşmesine
göre, "kart üyelik ücretinin" hizmet karşılığı olduğu, tahsil edilen
üyelik ücretinin yasal olduğu, gerekçesi ile davanın kabulüne karar
verilmiş; miktar itibarı ile kesin olan hüküm Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz edilmiştir.
Dava, davacı banka tarafından kredi kartı kullanıcısı olan davalıdan
tahsil edilen kredi kartı üyelik ücretinin, davalı başvurusu üzerine
davacı bankadan alınmasına dair Zonguldak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti
kararının iptaline ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yasal
düzenlemelere ve aralarındaki sözleşme hükümlerine göre bankanın kredi
kartı kullanıcısından kullanım karşılığı yıllık ücret isteyip,
isteyemiyeceği hususunda toplanmaktadır. Uyuşmazlığın çözümü için bu
konudaki yasal düzenlemeler ile tarafların arasındaki sözleşme
hükümlerinin incelenmesi gerekir.
5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları kanununun sözleşme şekli
genel işlem şartları başlıklı 6. bölümdeki 24. maddesinin 1. fıkrası "Kart
çıkaran kuruluşlar ile kart hamilleri arasındaki ilişkiler, bu kanun ve
ilgili diğer mevzuat çerçevesinde en az oniki punto ve koyu siyah
harflerle hazırlanacak yazılı sözleşme ile düzenlenir. Sözleşmenin bir
örneği kart hamiline ve varsa kefile verilir. Sözleşme hükümleri ve kartın
kullanımı hakkında kart hamiline ayrıntılı bilgi verilmesi zorunludur."
hükmünü, aynı maddenin 4. fırkasının son cümlesi "Sözleşmede kart
hamilinin haklarını zedeleyici ve kart çıkaran kuruluş lehine tek taraflı
haksız şartlar sağlayan hükümlere yer verilemez." hükmünü getirmiştir.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4822 Sayılı Kanunla
değişik 6. maddesi ile sözleşmelerdeki haksız şart düzenlenmiş ve "Satıcı
ve sağlayıcının tüketiciyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak
sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde
iyi niyet kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe
neden olan sözleşme koşulları haksız şarttır. Taraflardan birini
tüketicinin oluşturduğu her türlü sözleşmede yer alan haksız şartlar
tüketici için bağlayıcı, değildir. Eğer bir sözleşme şartı önceden
hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle
tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle
müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmenin bütün olarak
değerlendirilmesinden, standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu
sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün
müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin
uygulanmasını engellemez. Bir satıcı veya sağlayıcı, bir standart şartın
münferiden tartışıldığını ileri sürüyorsa, bunu ispat yükü ona aittir.
6/A, 6/B, 6/C, 7, 9, 9/A, 10, 10/A ve 11/A maddelerinde yazılı olarak
düzenlenmesi öngörülen tüketici sözleşmeleri en az oniki punto ve koyu
siyah harflerle düzenlenir ... " hükmü, yine 4077 Sayılı Kanunun değişik 6
ve 31 maddelerine dayanılarak hazırlanan Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız
Şartlar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesinde "satıcı, sağlayıcı veya kredi
veren tarafından tüketici ile akdedilen sözleşmede kullanılan haksız
şartlar batıldır" hükmü getirilmiştir.
Taraflar arasındaki 22.12.1995 tarihli sözleşmenin ?.
maddesinde kart kullanıcısından kart kullanım ücretinin alınacağı
belirtilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında 22.12.1995 tarihli sözleşme
incelendiğinde; sözleşmenin davacı banka tarafından matbu, standart olarak
hazırlanıp boş olan kısımların rakam, isim ve adresler yazılarak
doldurulduğu, sözleşmenin on iki punto koyu siyah harflerle düzenlenmediği
görülmektedir. Davacı, tüketici aleyhine olan ve tüketiciyi kart kullanımı
ücreti adı altında bir külfete sokan sözleşme hükmünün tüketici ile ayrıca
müzakere edilerek kararlaştırıldığını iddia ve ispat edememiştir. Böyle
olunca sözleşmedeki kredi kartı üyelik ücreti alınacağına dair hükmün
açıklanan yasa ve yönetmelik hükümleri karşısında haksız şart olduğu kabul
edilmelidir. Dolayısıyla davacı bankanın bu sözleşme hükmüne dayalı olarak
kredi kartı kullanıcısı davalıdan ücret istemesi olanaklı değildir.
Bu durumda yasaya uygun olan, Zonguldak Tüketici Sorunları Hakem Heyeti
kararının iptali istemi ile açılan davanın reddine karar verilmesi
gerekirken, yukarda açıklanan hususlar gözetilmeden davanın kabulü usul ve
yasaya aykırı olup hükmün bozulması gerekir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet başsavcılığının
HUMK'nun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile
hükmün sonucuna etkili olmamak üzere BOZULMASINA, peşin
alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, peşin
alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 2.5.2008
gününde oybirliğiyle karar verildi
|